Era Medya Tanıtım

2 Nisan 2010 Cuma

grafik tasarım

Yıllar öncesinden Bob Gill'in bir yazısı... Grafik Tasarım üzerine...



GMK'nın Yazılar Bülteninden alıntıdır.
GRAFİK TASARIM HAKKINDA ÖĞRENDİĞİNİZ BÜTÜN KURALLARI UNUTUN!..
1. Bölüm:
Asıl problem, problemin kendisidir.



Bu yazı sıradan grafik problemleri ve bu problemlerin nasıl şaşırtıcı, orijinal grafik çözümlere çözümlere yolaçabildikleri hakkındadır. Tabii tasarımcının, "iyi tasarım" hakkındaki bütün yargılarından vazgeçmeye hazır olmaları şartıyla...

"Özel sekreter diye, aptal birini anlatan bir televizyon programı için bir jenerik tasarlamam istenmişti. Orijinal bir şey yapmak istiyordum. Fakat aklıma gelenler hep daha önce gördüğüm şeyler üzerine kurulu idi. Sonra farkettim ki, fikirlerimin daha önceki deneyimlere dayanması zorunlu. Aklımda daha öncekinden başka zaten ne olabilirdi ki? Original bir fikir yakalamak için kendi aklımın dışına çıkmam gerekirdi. Bunun için en iyi yolun bir problemle uğraşmak olduğuna karar verdim. Yani yeni bir deneyim edinmek. Eğer yalnız bu problem için geçerli bir görüntü ile aktarılması gerekenin problem olarak benzersizliğini ifade edebilirsem, benzersiz bir görüntü de bulmuş olacaktım. Yani, benzersiz bir problemi tarif etmek, benzersiz bir çözümün ilhamını verecekti.

Problemin benzersiz bir şeyi aktarmak isteyen kısmı üzerinde durarak problemi yeniden tarif ettim: Bir görüntü nasıl bir şey (özel sekreter) derken aynı zamanda başka bir şeyi (sekreterin aptal olduğunu) söylemeden söyleyebilirdi?

Biraz araştırma yaptım. Ofisleri gezdim. Sekreterleri seyrettim. "Özel sekreter" demenin en iyi yolunun, bunu daktilo ile yazmak olduğuna karar verdim (Not: Bu yazı çok yıllar öncesinde yazıldığı için doğal olarak daktilo en belirgin gösterge olarak kullanılmış, bugün başka bir nesne gösterge olarak devreye girebilir, örneğin kulaklık). Yapılacak ikinci şey, sekreterin aptal olduğunu belli etmekti. Bunu nasıl yapacağımı sekreterleri hata yaparken ve sonra düzeltirken gördüğümde keşfettim. Yapılacak son şey, diğer bilgileri de görsele yerleştirmekti. Görselde bunu tam bir daktilo sayfasında hatalı yazılıp düzeltilmeye çalışılmış görsel olarak hazırladım...

Tasarım, artık iletişim problemlerini çözmek için bir süreçti. O iletişim problemini kesin ve ilginç bir şekilde çözdükten sonra tasarım zaten doğru olurdu. Böyle düşünmeye başladıktan sonra, müşterilerle ilişkilerim değişmeye başladı. Estetik önyargılarımla onları sıkboğaz etmekten vazgeçtim. Neden müşteriler benimle aynı zevki paylaşmak zorunda olsun ki? Benim gittiğim havalı sanat okullarına hiç gitmediler. Onlarla başka bir düzeyde iletişim kurmaya başladık. Artık, onlara tasarımdan değil, çözümler ve fikirlerden bahsediyorum. Bu yeni yaklaşımımın ilginç yanı, müşterilerime bazen fikirlerimi telefonda anlatabilmemdi. Bir fikrin geçerliliğini sınamak için en iyi yolun, müşterinin fikri daha görmeden anlayabilmesi, heyecanlanması ve kabul etmesi olduğunu anladım.

Sonraları, tasarım öğretmeye başladığımda, öğrencilerime, çözümlerini duvara asmadan önce, bana ve diğer öğrencilere anlatmalarını istedim. İşledi. Öğrenciler son moda grafik numaralarıyla bizi etkilemeye çalışmak yerine orijinal fikirler üretmeye başladılar. Tabii, tasarım süreci geçerli bir fikir bulunca bitmez. Sadece başlar. Tasarım çözümleri keyfi gözükmemeli. Kaçınılmaz olmalı. Fikre hakkını vermeli. Problemi çözmeli. Peki ya problem çok sıradan, kimsenin ilgisini çekmeyecek bir şey ise? Tasarımcı problemi yeniden tarif etmeli. Mesajda onu benzersiz yapanı keşfetmeli. Unutmayın: Benzersiz bir çözüm bulmanın en kısa yolu, benzersiz bir problem bulmaktır.
[Valid Atom 1.0]